Güçlendirme yapılan okullar yeniden depreme dayanıksız çıktı, öğrenciler mağdur oldu
Isparta’da 2020 sonrasında gerçekleştirilen okul güçlendirme projeleriyle ilgili çarpıcı iddialar gündeme geldi. Resmî kayıtlara göre milyonlarca lira harcanarak depreme karşı güçlendirildiği belirtilen okulların büyük kısmı, yeniden yapılan testlerde depreme dayanıksız çıktı.
Yeni eğitim-öğretim dönemi başlarken, güçlendirme yapılan çok sayıda okulun kullanılamaz hale gelmesi binlerce öğrenciyi mağdur etti.
Dev Bütçe, Çürük Okullar
İddialara göre, şehirdeki okul güçlendirme projeleri için yüz milyonlarca lira kamu kaynağı ayrıldı. Ancak bu bütçeye rağmen yapılan işlerin büyük bölümünde beklenen güvenlik sağlanamadı.
Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre, okul güçlendirme ihalelerini alan firmaların büyük kısmı aslında aynı aileye veya yakın akrabalara ait. Sahiplerinin kardeş, baba-oğul, damat, yeğen gibi ilişkilerle birbirine bağlı olduğu öne sürüldü.
Ayrıca, denetim görevini üstlenen kamu görevlilerinin şirketlerle çıkar ilişkisi içinde olduğu iddiaları gündeme geldi. Bir denetim görevlisinin şirket sahiplerinin araçlarıyla tatil seyahatine gönderildiği öne sürülen detaylar, iddiaları daha da çarpıcı hale getirdi.
Suç Duyurusu ve Savcılık Kararı
Eğitim sendikaları, 2024 yılında konuya ilişkin suç duyurusunda bulundu. Ancak savcılık, “kamu zararı yoktur” gerekçesiyle dosyada kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.
Buna rağmen yeniden yapılan teknik incelemelerde güçlendirme yapılan çok sayıda okulun depreme dayanıksız çıktığı iddia edildi. Bu durum, “zarar yok” kararını tartışmalı hale getirdi.
Siyasi Bağlantılar ve Denetim Zafiyeti
İddiaların bir diğer boyutu da siyasî ve idari ilişkiler. İhalelerin, aynı çevrelerden gelen şirketlere verilmesi, denetim mekanizmasındaki zafiyetlerle birlikte değerlendirildiğinde kamuoyunda ciddi soru işaretleri doğurdu.
Eksik malzeme kullanımı, şartnameye uymayan imalatlar ve geçici kabul işlemlerinde usulsüzlük iddiaları, denetim süreçlerinin yeniden incelenmesi gerektiğini ortaya koyuyor.
“Çocukların Güvenliği Hiçe Sayıldı”
Eğitimciler ve veliler, çocukların can güvenliğini ilgilendiren bu konuda sorumluların hesap vermesi gerektiğini belirtiyor.
Yüz milyonlarca liralık kamu kaynağına rağmen okulların hâlâ çürük çıkması, öğrencilerin güvenli eğitim hakkının göz ardı edildiği yönünde eleştirilere yol açıyor.
Şimdi sorulan sorular ise net:
- Bu ihaleler hangi şartlarda verildi?
- Denetimler neden başarısız oldu?
- Kamu kaynakları gerçekten öğrencilerin güvenliği için mi harcandı?
Cevaplar verilmedikçe, skandalın gölgesi Isparta’daki eğitim hayatı üzerinde kalmaya devam edecek.