Cumhuriyetimizin 101. yıldönümü kutlamaları sabah Vali Abdullah Erin’İn Valilik makamında bayram tebriklerini kabul etmesiyle başladı.

Ardından 15 Temmuz Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanı’nda tören düzenlendi. Törene Vali Abdullah Ein ve eşi Gülhan Erin, Isparta Milletvekilleri Mehmet Uğur Gökgöz, Hikmet Yalım Yalıcı, Hasan Basri Sönmez ve Av. Osman Zabun, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Ahmet Aşık, Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, askeri, mülki ve adli erkan, kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, iş, meslek ve STK temsilcileri, şehit yakınları, gaziler, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Tören, Vali Erin, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Aşık ve Belediye Başkanı Başdeğirmen ‘in törene katılanlar ile vatandaşların bayramını kutlamasıyla başladı.

Daha sonra saygı duruşunda bulunarak İstiklal Marşımız okundu. Tören, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yayımladığı 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlama mesajının okunması ve günün anlam ve önemini belirten konuşmanın Vali Erin tarafından yapılmasıyla devam etti.

Vali Erin konuşmasında “Sayın Garnizon Komutanım, Değerli Belediye Başkanım, Kıymetli Ispartalı Hemşehrilerim, Sevgili Gençler,

Bugün aziz milletimizin Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde başlattığı ve destansı bir mücadele ile kazandığı eşsiz bir zaferin neticesinde kurduğu Cumhuriyetimizin 101. Yıldönümünü büyük bir gurur ve mutlulukla kutluyoruz. Bu vesileyle, aziz milletimizin ve siz değerli Ispartalı hemşehrilerimin Cumhuriyet Bayramı’nı tebrik ediyor, hepinizi en kalbi duygularla saygı ve muhabbetle selamlıyor, şanla ve şerefle kutladığımız Cumhuriyetimizin 101. Kuruluş Yıldönümünün, ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah’tan diliyorum.

Bu anlamlı günde Cumhuriyetimizin banisi, Kurtuluş Savaşımızın muzaffer komutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onun silah arkadaşları başta olmak üzere, bin yıldır mübarek vatan topraklarımızın müdafaası için toprağa düşen aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla yad ediyor, kuruluşundan bu yana Türkiye’nin gelişmesine ve güçlenmesine katkı sunan herkese teşekkür ediyorum.

Kıymetli Protokol, Değerli Hemşerilerim,

Cumhuriyet, zorlu bir mücadelenin sonunda ve binlerce vatan evladının kanı, canı ve fedakarlığı üzerinde ilan ve inşa edilmiştir. Esarete ve dayatmalara rıza göstermeyen milletimiz, istiklal ve istikbaline kasteden işgalcilere karşı başlattığı milli mücadeleyi zaferle taçlandırmış ve ardından 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyeti kurmuştur.

Cumhuriyetin ilanı, yalnızca bir rejim değişikliğinden ibaret değildir. Cumhuriyet, aynı zamanda milletimizin iradesine ve istiklaline sahip çıktığı, hürriyet ve adaletin teminat altına alındığı, yeni bir devrin başlangıcıdır. Cumhuriyet, halkımızın özgür iradesini yansıtan, hukukun üstünlüğünü esas alan, Gazi’nin deyimiyle ‘Kimsesizlerin kimsesi’ olan, gönençli bir geleceğin temellerini atan, herkesin kanun önünde eşit olduğu, hür ve eşit biçimde yaşayabildiği bir zemini ve imkanı milletimize sunan ve milletimizin öteden beri sahip olduğu hürriyet aşkını yansıtan bir nizamın adıdır.

101. Yıldönümünü kutladığımız Türkiye Cumhuriyeti, bugün de binlerce yıllık mirasımızın, insanlığa yön veren şanlı tarihimizin, medeniyet yürüyüşümüzün ve devlet geleneğimizin son halkası olarak, kökleri derinde ulu bir çınar misali bütün ihtişamıyla göz kamaştırmaya devam ediyor.

Değerli Kardeşlerim,

İkinci yüzyılına eriştiğimiz Cumhuriyetimiz, yapılan bütün müdahalelere rağmen, kurulduğu günden bugüne kadar, aziz milletimizin köklü tarihi geçmişine ve geleneklerine uygun, yüksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan erdemli ve faziletli insanlar yetiştiren, halkın refahının arttırılmasına odaklanan, birlik ve beraberliği pekiştiren, tam bağımsızlığı ve hürriyeti esas alan çağdaş bir yönetim şekli olmuştur. Cumhuriyet aynı zamanda, bilimde, sanatta, kültürde, ekonomide, sanayide ve sosyal alanda Atatürk’ün gösterdiği çağdaş uygarlık düzeyine erişme yolunda attığımız bütün adımların da sarsılmaz bir güvencesi fonksiyonunu ifa etmiştir.

Zengin ve köklü bir tarihi geçmişe sahip olmamız, medeniyet kurucu kabiliyetimiz ve üzerinde yaşadığımız coğrafyanın politik ve stratejik ehemmiyeti nedeniyle milletimiz ve yaşadığımız Anadolu toprakları, bölge üzerinde hesapları olan hâkim emperyal güçlerin her zaman hedefinde olmuştur.

Bu nedenle; millet ve devlet olarak, varlığımızı ve geleceğimizi korumak için her zaman güçlü, caydırıcı ve uyanık olmak ve kardeşliğimizi muhafaza etmek zorundayız. Terör örgütünün saldırılarından 15 Temmuz hain darbe girişimine kadar yaşadığımız tüm saldırılar bu tarihi mücadelenin tezahürleridir.

Suriye’de yürüttüğümüz Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekatlarının da hepsi bu mücadelenin birer parçasıdır. Yakın zamanda Türkiye’nin huzuru, güvenliği ve savunması için çalışan ve savunma sanayiinde büyük başarılara imza atan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii Anonim Şirketi(TUSAŞ)’ne yönelik yapılan menfur terör saldırısı da içeride kardeşliğimizi ve bütünlüğümüzü tahkim eden, savunma sanayiinde atılımlar yapan ve her geçen gün güçlenen, tam bağımsız Türkiye’nin, bölge üzerinde iflah olmaz emellere sahip soykırımcı İsrail ve onu destekleyen emperyalist ülkeleri ne kadar rahatsız ettiğinin açık bir göstergesidir. Bu vesileyle, Patronları tarafından, taşeron PKK/PYD terör örgütüne yaptırılan hain saldırıda şehit olan kardeşlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifa, yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyorum.

Egemenliğimizi hedef alan bu çok yönlü saldırılar karşısında Türkiye, kadim tarihi birikimi, köklü devlet geleneği ve bir asrı aşan Cumhuriyet birikimi ile bu sorunların hepsinin üstesinden gelebilecek güce, imkana, kabiliyete ve kararlılığa sahiptir. Nitekim bugüne kadar devletimizin ve milletimizin önünde kurulan bütün tuzakları Allah’ın yardımı, sayın Cumhurbaşkanımızın dirayeti ve milletimizin feraseti ile birer birer bertaraf ederek bugünlere gelmeyi başardık.

Bundan böyle de terörle mücadelemizi bütün imkanlarımızı kullanarak, terörün karanlık ve kanlı gölgesinin ve onu destekleyenlerin hain emel ve heveslerinin ülkemizin üzerinden tamamen çekildiği, aydınlık, huzurlu, güvenli ve güçlü büyük Türkiye’yi inşa etme hedefimize Allah’ın izniyle mutlaka ulaşacağız. Hainlere inat daha çok çalışacağız, daha fazla üreteceğiz.

Büyüyen, kalkınan, gelişen, güçlenen, zulme karşı çıkan, yeryüzündeki bütün haksızlık ve hukuksuzluklara karşı cesaretle itiraz eden Türkiye’den rahatsızlık duyanları, başarılarımızla daha çok rahatsız edeceğiz.

Bu duygu ve düşüncelerle, bir kez daha Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, O’nun silah arkadaşlarını, bu toprakları vatan yapan ve halen bu fedakarlığı göstererek şehadete koşan tüm aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi sonsuz şükran ve rahmetle anıyor, sizlerin ve bütün Isparta’lı kardeşlerimin Cumhuriyet Bayramını kutluyor, saygılar sunuyorum” dedi.

Öğrencilerin günün anlam ve önemine ilişkin şiirleri okumasıyla devam eden törende düzenlenen yarışmalarda dereceye giren öğrenciler ödülleri protokol üyeleri tarafından takdim edildi.

Daha sonra geçit töreni yapıldı. Geçit töreni sırasında Vali Erin, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Aşık ve Belediye Başkanı Başdeğirmen, törene katılan askerlerimiz, kahraman gazilerimiz ve öğrencileri selamladılar. Törene katılanlar geçit töreni sırasında alkışlarla asker ve öğrencilere destek verdi.